Merhaba, “Brit Şalom” kitabının ilk bölümünde Noah’ın oğulları olarak adlandırılanların kimler olduğunu, yedi emrin kabulünün neleri gerektirdiğini ve bu emirlerin nasıl kabul edildiğini öğrendikten sonra, şimdi ikinci bölümde “Temel İlkeler” olarak adlandırılan konuyu ele alacağız.
Noah’ın oğulları (Noahidler) için geçerli olan tüm yasalarda birkaç temel ilke vardır ve onlarla ilgili tüm yasaları doğru bir şekilde anlamak için bu temel ilkelere dönmek gerekir. Bu nedenle buraya (Tora’nın) Şemot (Mısır’dan Çıkış) Kitabı’ndan bir ayet getirdim: “Ve Tanrı bütün bu sözleri söyleyerek konuştu.”
“Bütün bu sözler” nedir? Temel ilkelerin içinde, sayısız emir haline gelen birçok ayrıntı ve alt ayrıntı vardır. Örneğin, bir Yahudi’nin nasıl davranması ya da yasalarını nasıl anlaması gerektiği konusunda bir sorusu olduğunda bir hahama başvurmasının nedenlerinden biri budur. Aynı şekilde, Noah’ın oğulları için de yasaların karmaşık ayrıntılarını anlayan bilge kişilerden oluşan bir sosyal katmana sahip olmak faydalı olacaktır, böylece insanlar Noah’ın oğullarının ruhani liderleri gibi onlara başvurabilirler.
Şimdi, tüm bu bilgileri elde ettiğimiz kaynağı açıklığa kavuşturmalıyız. Kaynak, insanlığa konuşan ve peygamberler aracılığıyla Tora’sını (Tevrat’ını) insanlara açıklayan Yaratıcı’nın sözüdür, Tanrı’nın sözüdür (Tanrı’dır). Bu nedenle, burada birkaç paragrafı peygamber sorusuna ayırdım.
Bir kişi gelir ve “Merhaba, ben bir peygamberim” der. Peki, sonra ne olur? “Eğer ben bir peygambersem, sözlerimi dinlemek zorundasınız.” Öyleyse kanıtlayın! Bu basit ya da apaçık bir şey değildir.
Bu yüzden ilk paragrafta şöyle yazdım: “Yaratıcı’nın iradesi insanlığa peygamberlik kanalıyla açıklanır. En büyük peygamberlik, Tora’nın (Tevrat’ın) Tanrı tarafından insanlığa verilmesidir.”
Başka bir deyişle, Tora, Musa’nın Tora’sı, peygamberlik vahyinin en üst düzeyini oluşturur. Ancak Tora’nın verilmesinden önce de peygamberlik vahiyleri vardı. Bu nedenle, bugün birisi gelip peygamber olduğunu iddia ederse ve insanlara eylemlerinde talimat vermek üzere Tanrı tarafından gönderildiğini söylerse, güvenilirliğini ve sözlerine kulak verme yükümlülüğünün kapsamını belirlemek için İsrael’in bilgelerine başvurulmalıdır. Herkes gelip peygamber olduğunu ve insanlara emirler verdiğini iddia edebileceğinden, bunu her zaman kabul edemeyiz. Bir kişinin bizi yükümlü kılan bir peygamber olup olmadığını belirlemek için bir dizi kesin kriter vardır.
