Merhaba, bugün bir kez daha Brit Şalom kitabının dördüncü bölümünde yer alan yasaları inceleyeceğiz.
Burada, dine (Tanrı'ya, Kutsal olan her şeye) küfretmenin yasaklanmasıyla ilgili resmi yasaları tamamlıyoruz. Şimdi tam olarak neyin küfrü oluşturduğuna ilişkin daha derin bir sohbete girmeliyiz. Birisi Evrenin Efendisi hakkında saygısızca konuştuğunda, Tanrı'nın varlığına inandığını ima eder - sonuçta, hitap ettikleri kişinin varlığını kabul etmiyorlarsa kime küfrediyor?
Peki ya ateist bir ifade -Tanrı'nın varlığını reddeden, dünyanın bir Yaratıcısı olmadığını iddia eden bir ifade- ne olacak? Ateizmin kendisi de küfür yasağı kapsamına girebilir mi?
Eğer Yaratıcı’ya yönelik tek bir saygısız kelimenin bile yasak olduğunu söylüyorsak, belki de O'nun varlığını inkâr etmek de belki bir tür küfür olarak değerlendirilmeli ve yasaklanmalıdır. Bu konu hakkında pek çok farklı görüş alışverişleri vardır ve ben kitapta yazılanları sizinle paylaşmak ve belki üzerine birkaç yorum eklemek istiyorum:
"Bazıları ateist inançları da bu yasağın kapsamına dahil eder." Praglı Maharal açıkça belirtir ki, Tanrı’nın olmadığını söyleyen biri de Birkat HaŞem (küfür) yasağını ihlal etmiş olur."
Ancak, bu görüşü benimseyen kişinin gerçek niyetini dikkatle incelemek gerekir, çünkü bazen bu sadece putperestliği reddetmenin bir ifadesidir."
Yani, bazen bir kişi "Tanrı yoktur" der, ancak kastettiği sıradan, basit ve popüler Tanrı anlayışını reddettiğidir.
Gerçekten de halkın hayalindeki birçok Tanrı tasavvuru pagan, putperest ve ilkel olabilir.
Böylesine yüce, ahlaki ve bilge bir kişi için, Tanrı'ya yaygın şekilde inanıldığı haliyle inanmayı reddetmek haklı olabilir— yani, indirgenmiş, çarpıtılmış veya hatta karikatürize edilmiş bir formda olanı.
Talmud’un şu sözleri de tam olarak bunu ifade eder:
"Kim putperestliği inkâr ederse, ona Yahudi denir."
Putperestliği reddederek, kişi aslında gerçek Yaratıcı’ya olan inancını dolaylı olarak ifade eder, hatta bu inancı ifade edecek kelimeleri olmasa bile.
Onların inançlarını en iyi ifade etme şekli, yadsımak olabilir.
Özünde, sahte bir Tanrı kavramını reddetmektedirler, ve onları yine de içten bir inanan olarak görebiliriz.